gün geçmiyor ki tutarsızlıklarım ile değil kendi benliği mi alt benliklerimi bile şaşırtmayayım....sürekli dilimde bir "ben ne yapıyorum?" sorusu...sürekli bir iç hesaplaşma ve sonuç olarak kendime bile yabancı gelmeye başlayan bilincim..toz torbam...kafam duman...
zaman kavramını sadece teslim etmem gereken ödevlerden fark eden ben yine bir "nasıl yetiştireceğim?" belasının içindeyim..bu aralar tembelim..kendime hayrım yok..etrafıma sorunum çok...kendi boşluğunda hareket eden bir düş ülkem...bozulmuş ojem...kaybolan geçmişim...
bilinç altı duygularımla kafa yapım uzun zamandır zaten çatışmadaydı..iki ateş arasında kalsam yine iyiydi ama bilinç altıma o kadar çok alt kimlik sığdırmışım ki değili iki ateş arasında kalmak hangi bombayla imha edebilirim hepsini onu düşünüyorum..iç dünyama atom bombası atıp bundan sonraki tüm nesillerimde bu acının bu kargaşanın hesabını onlara yani alt ve üst benliklerime ödetmek istiyorum..yaralı bir sivil savunmam...bozuk kulaklığım...bitmiş sigaram...
yaşlanma korkum..bağlanma korkum...kapağı açılmamış kitaplarım...bilincimin yerinde olmaması ve sen...
evet sen...
4 yorum:
Gelip geçici bunlar bahar yorgunluğuna ver. Ödev falan dediğine göre öğrencisin daha bu yaşta yaşlanmaktan korkarsan ohooo :))
korku ve endiselerimiz hayatımızın yarısı.. öbür yarısı bunlardan kurtulma ümidi :)
korku ve endiselerimiz hayatımızın yarısı.. öbür yarısı bunlardan kurtulma ümidi :)
@dizimanyaq öğrenciliğimin son demlerini yaşıyorum ve yaşlanmaktan korkuyorum (=
@Gezi/yorum yazının ana fikri tam olarak bu sanırım (=
Yorum Gönder