O kadar üşengecim ki
açtığım word belgesinin adını bile değiştirmedim ve yaklaşık iki satir iki
buçuk saat önce sürdüğüm kırmızı ojelerime hayranlıkla bakıyorum çünkü yarım
saat kadar alışamamış ve silmeyi düşünmüştüm.
Çok sıkıcı bir filmi
bitirmiş ve eee ne oldu ki şimdi üç saattir boş yere mi vakit harcadım dermiş
gibi bakıyorum bilgisayar ekranına ama benim kaybım üç saatten fazlası. Kimseye
bahsedememiş olsam da yaklaşık 25 senemi (herkes 24 sanıyor) heba etmişim
duygusundan kurtulamıyorum.
Hayatımı yaşayamadım.
Hayatımı boşa yaşadım.
Hayatımı
yaşayamayacağım.
Bu üç cümle tüm
yaşanmışlıkları ve yaşanacakları özetlemiyor mu sizce de?
Televizyonum yok
aslında var ama bozuk mayısta işçiliğime yakışır bir şekilde hayatımda tanıdığım
en korkak insan olan ben yalnız yaşamaya başlama kararı aldım. Televizyonu
izlemek için değil evde ses olsun diye
istediğimi de çok sonra kendime itiraf ettim evde ses olsun diye gelir gelmez
müzik açanlardanım. Şu an Feridun düzağaçtan
cumartesiyi dinliyorum bu şarkıyı sevgilim pardon eski sevgilim yurt dışına gittiği zaman ilk cumartesi internette duvarında paylaşmıştım. Ah Berra ne romantik insandın sen ya J
Saçmalayacak ve
hayatımın saçmalıklarını anlatacak birçok sayfamın olması beni mutlu etmiyor
değil hani.
bugün burada pazar.